
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.”
Her geçen gün daha iyiye, doğruya, güzele; ulaştıkça ötelenecek olan ideallere yürümek, insanlığın kaçınılmaz bir yolculuğudur. Bilgi ve bilginin kullanımı insanlığın ufuk çizgisini hep öteleyecek, gelişme insanlık serüveninin temel ekseni olacaktır. Kısa zaman aralıklarında aksini görsek de uygarlık tarihinin bütününe bakıldığında “ilerleme”nin tarihsel bir gerçeklik olduğu ortadadır. Nerede, kimler direnç gösterirse göstersin… Bu da bilim ve teknolojiden ayrı düşünülemez.
“Yaşamanın şartı uygarlık yolunda yürümek ve başarıya ulaşmaktır. Bu yol üzerinde ilerlemeyi değil de geriye bağlılığı benimseyenler, böyle bir bilgisizlik ve gaflette bulunanlar, evrensel uygarlığın coşup gelen seli altında bir gün boğulmaya mahkumdurlar.”
“Uygarlığın yeni buluşlarının ve fennin harikalarının cihanı değişmeden değişmeye sürükleyip durduğu bir devirde yüzyılların eskittiği köhne zihniyetlerle, geçmişe kölecesine bağlılıkla varlığımızı sürdürmemiz mümkün değildir.”
“Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekamülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır.”
Bilgiyi arama mücadelesi; bilimsel düşünce ve yöntemler; bilgiyi akıl ve erdemle kullanma, varlığını sürdüren ve sürdürecek olan toplumların yol arkadaşıdır.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.